Yeni Nesil CFO Profili – Neler Değişecek?

Günümüzde herkesin farkında olduğu şekliyle biliyoruz ki dijitalleşme ve dijital dönüşüm hayatımızın her yerinde. Şirketler henüz bu “Dijitalleşme” kavramına tam olarak alışamamışken bir de üzerine “Agile” kavramı geldi, “Sprint” ‘ler , “OKR”’ler ve daha nice kavramlar hayatımıza girdi “Agility” ile birlikte.

“Agile” kelimesi Türkçe’mize “Çevik” olarak çevrildi ve Şirketler hemen “Çevik” projeler üretmeye, “Task Force” adı verilen çeşitli proje gruplarıyla, bir an önce hem çalışanlarını hem de iç süreçlerini dönüştürmeye çalıştılar, bu konuda çalışmalar takip ettiğim kadarıyla hummalı şekilde birçok orta ve büyük ölçekli şirkette devam ediyor.

Peki bütün bu dönüşümler esnasında “Finans” departmanının ve “CFO”ların yani bir şirkette Finans departmanındaki en yetkili çalışanların adaptasyonu ne derece oldu? Ya da geleneksel anlayışa sahip CFO’lar için finans departmanlarını dönüştürmek kolay oldu mu?

Tüm bu dönüşüm ve değişimler sonrası başarılı şekilde hem kendini dönüştüren hem de Şirketini – yalnızca Finans departmanını değil- yeni dünya düzenine adapte etmeyi başarmış CFO ‘lar yeni nesil CFO’lar olarak adlandırılabilir. “Yeni Nesil” kavramını yalnızca basit bir yaş hesabı ile yapmamak gerekir kanaatindeyim çünkü “Genç” olmak ya da “Yeni Nesil” olmak yaştan çok zihniyet ve bakış açısı ile ölçülebilir. Bu bağlamda düşündüğümüzde “Yeni Nesil” CFO’lar , değişime ve bu “Çevik” döneme hızlıca ayak uydurabilen CFO’lardır diyebiliriz.

Öte yandan Şirketlerin yönetim kurullarında ya da genel müdür seviyesinde CFO’lardan beklentiler de değişmeye başladı. Eskiden Şirketin finansallarından sorumlu olan ve yönetim kurulu sunumlarında yıllık gelir tablosu ve bilanço sunumu yapan CFO’lar artık daha çok çözdükleri problemlerle, dijitalleştirdikleri iş süreçleriyle ve diğer tüm departmanların hayatını kolaylaştırdıkları ölçüde “Başarılı” olarak tanımlanmaya başladılar.

Geleneksel Şirketlerde bile durum böyleyken, “Start-Up” tabir ettiğimiz girişimlerin CFO’lardan beklediklerini tahmin edebilirsiniz. Tüm resme hakim ve içerde CFO’dan çok bir COO gibi yani bir “Operasyonlardan sorumlu üst yönetici” gibi hareket eden CFO’lar, tam anlamıyla “Start-Up”’ların ihtiyacı olan profil olmaya başladı.

Yine hem start-up larda hem de geleneksel şirketlerde yeni dönemde daha çok ortaya çıkacak diğer bir ihtiyaç ise, “İnisiyatif alan CFO” modeli olacak. CFO’lar görevleri itibari ile zaten alışılageldik konularda inisiyatif alıyorlardı, yani bilançolar, gelir tabloları, karlılıklar, yönetim raporlamaları vs. gibi konular zaten CFO’ların kontrolünden geçer, CFO’lar direkte ederdi.

Yeni dönemde ise bu karlılıkları, gelir tablolarını kontrol edip direkte ederken, Şirketin tüm mekanizmalarının daha doğru çalışması için emek sarf eden, daha hızlı çözümler geliştiren ve konu sayılara geldiğinde direksiyonun başına geçen değil, o sayıları etkileyen süreçlerdeki tıkanıklıkları çözen CFO’lar fark yaratacak.

Yeni nesil CFO’lar için “Verimlilik” ve “Zaman Yönetimi” kavramlarının da çok önemli olduğunun altını çizmemiz gerekir. Artık sonuca giderken her şeyin %100 doğru olmasını bekleyen ve ufak tefek detaylara takılıp ortaya “Kusursuz” bir resim çıkarmaya çalışan CFO’lardan çok , Şirketi birkaç adım ileriye götürebilecek hareketliliği hemen sağlayabilecek , öncelikleri doğru belirleyen ve her şey %100 olmadan %70- %80 tamamlanmışken bile hayata geçiren CFO’lar , “Agile” sayılıyor.

Peki %70-%80 tamamlanan projeler hayata geçtiğinde sorun çıkarmıyor mu? Bu sorunun cevabı da aslında yine “Agile” ya da “Çevik” CFO’lar için çok önemli değil, işleri sürekli takip ettikleri için sorun görseler bile, sorun çıkan noktada , gerektiği şekliyle müdahalede bulunup sorunu çözebiliyorlar.

Eski dönemde CFO’lar birer “Regülasyon Üstadı”, ya da birer “Finansman Üstadı” gibi görülürken yeni dönemde asıl ihtiyaç “Odak Kaybetmemek” ve “Hız” olduğu için, ortaya bir gereklilik daha çıkıyor,

o da yine olmazsa olmaz olan işi “Delege” etme yeteneği. Yani her bir yasal mevzuattaki her bir maddeyi ezbere bilmeseler de, ya da örneğin tüm banka mevzuatını bilmeseler de, bu konuları “Kontrol” edecek kadar bilgi sahibi olup, deneyimleriyle süzgeçlerinden geçirecek kadar aşina oldukları ve doğru kararı verebildikleri durumda, sayfalarca mevzuatı ezberlemeden sadece günceli takip ederek işi alt uzmanlarına ve danışmanlarına (müşavirlerine) bırakmayı daha uygun görüyorlar.

Yeni dönem CFO’lar, işi doğru kişiye doğru zamanda delege ederek, yani işi doğru kişiye teslim ederek hem çalışanlarına karşı onlara güvendiği izlenimini verebiliyor, hem de kendileri işlerin içinde çok fazla “Boğulmadan”, asıl “Odak Nokta” ‘ya göre Şirket ne durumda, her şey yolunda gidiyor mu , stratejik planlar ile Şirketin yönü hala aynı mı kontrol edebiliyorlar.

Bu kadar özellik ardından bir maddeyi daha saymazsak olmaz, o da tabi ki “İletişim” yeteneği. Aslında sadece yeni dönem için değil, tüm dönemlerde CFO’lar için iletişim yeteneği olmazsa olmaz bir yetenekti. Hem tüm iş ortaklarıyla hem de kendi ekiplerinde sürdürülebilir bir çalışma ortamı yaratmak ve başarılı olmak için iyi bir “İletişimci” ve iyi bir “Müzakereci” olmaları gerekiyordu. Ama günümüzde ve yeni normallere alışırken, uzaktan yapılan toplantılar, yeni işe girişlerde bile hiç ofise gitmeden işe başlayan çalışanlar ve onların işe alışmalarını sağlamak, uzaktan yapılan performans görüşmeleri vs. gibi konular yeni yeni karşımıza çıkmaya başladı.

Uzaktan çalışmanın zor şartlarını yönetmenin yanında daha da önemli olan bir başka iletişim konusu CFO’lar için kritik olan diğer departmanların üst yöneticileri ile iletişimi başarılı şekilde sürdürmek olmalı.

Ancak yeni dönemde bunu yalnızca finansal konular için örnek olarak bütçe döneminde departman bütçesini sormak için değil, depodaki bir problemin nasıl çözüleceğine de  katkıda bulunup gerekirse bilgi sahibi olmasa bile danışman önerebilen , fikren bir katkıda bulunabilen, pazarlama tarafında bile örneğin bir marka araştırmasında karşı tarafı tatmin edebilecek bir katkıda bulunma ve tabi bunlar için gerekli bilgi birikimine sahip olmak için kendini sürekli geliştiren CFO’lar yeni dönemin aranan finans üst düzey yöneticileri olacak.

Özetle yeni dönem CFO’lar sadece teorik olarak değil pratikte de “Çevik” olmalı, hatta belki bunu harf harf şu şekilde de ayırabiliriz; “Çalışkan”, “Enerjik”, “Verimli”; “İletişimci”; “Konsantre”.

PKFİSTANBUL
PKF Istanbul is the network of member firms of PKF International Limited, each of which is a separate and independent legal entity and does not accept any responsibility or liability for the actions or inactions of any individual member or correspondent firm(s).

“PKF" and the PKF logo are registered trademarks used by PKF International Limited and member firms of the PKF Global Network. They may not be used by anyone other than a duly licensed member firm of the Network.
Eski Büyükdere Cad. Park Plaza, No: 14 Maslak İSTANBUL
PKFİSTANBUL
PKF İstanbul, PKF Global'a bağlı bir üye olup, her biri ayrı ve bağımsız hukuki bir varlık olan PKF International Limited üye firmalarının ağıdır. Her bir üye veya yazışma firmasının eylemleri veya eylemsizliği konusunda hiçbir sorumluluk veya yükümlülük kabul etmemektedir.
PKF İstanbul is a member of PKF Global, the network of member firms of PKF International Limited, each of which is a separate and independent legal entity and does not accept any responsibility or liability for the actions or inactions of any individual member or correspondent firm(s).
Eski Büyükdere Cad. Park Plaza, No: 14 Maslak İSTANBUL
HİZMETLERİMİZSizlere neler sunuyoruz?
Son Yazılar